11 – 13 Ekim 2019 tarihleri arasında TÜRK-İŞ ve Pamukkale Üniversitesi iş birliği ile 20. Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Kongresi düzenlenmiştir. Kongrenin ana teması, “Sosyal Politikada Güncel Tartışmalar” olarak belirlenmiştir.
Açılış konuşmalarını Pamukkale Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Oğuz KARADENİZ ve TÜRK-İŞ Genel Eğitim Sekreteri Nazmi IRGAT yapmıştır.
TÜRK-İŞ Genel Eğitim Sekreteri Nazmi IRGAT yaptığı konuşmada;
“Tarih, kültür ve sanayi şehri olan Denizli’de sizlerle birlikte olmaktan gurur duyuyorum. Çalışma hayatı olarak zor dönemlerden geçiyoruz. Her on yılda bir ülke olarak ekonomik kriz yaşıyoruz. Ekonomik krizin faturasının çalışanlara kesildiği bir dönemdeyiz. Adı konulmamış yeni bir kriz yaşıyoruz. Konkordatolar, iflaslar var fakat yaşadığımız olayların adına kriz diyemiyoruz.
Neoliberal yapıyla birlikte devlet üretimden ve yatırımdan çekildi. Sosyal devlet anlayışı neredeyse ortadan kalktı. Gelir dağılımı eşitsizliğinin en fazla olduğu, gelir yetersizliği ve sendikalaşmanın en çok gerilediği bir dönemde yaşıyoruz. Üretimden ve yatırımdan devletin elini çekmesi, çalışma hayatını olumsuz etkilemiştir. İstihdamın sadece özel sektörde sağlanacağı düşünülürken, bütün teşviklere rağmen işsizliğe çözüm bulunamayan bir dönemdeyiz.
Demokratik anlayış içerisinde, her kesimin örgütlenebileceği, iyi şartlarda çalışabileceği bir dünya istiyoruz. İşten atılma tehdidi ile sendikasız kalan işçilerimiz var. Örgütlenmenin önünde bunun gibi ciddi sorunlar var. Türkiye’de Sendikalar Kanunu var ama uygulanamıyor. Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümünün bu denli büyümesi ve gelişmesi bizleri çok mutlu ediyor.
Açıklanan işsizlik oranları gerçeği yansıtmıyor. Ülkemizde her dört gencimizden biri işsiz! Kayıt dışı çalışanlar kayıt altına alınamıyor. Kamu küçüldü, istihdam özel sektör aracılığıyla sağlanıyor. İşsizlik Sigortası Fonu amacına uygun kullanılmıyor.
Bu kısıtlı imkânlara rağmen Türkiye’de en fazla vergi ödeyen gruptayız. 1 milyon 894 bin civarında örgütlü çalışan görünürken, bunlardan sadece yaklaşık 1 milyonu toplu iş sözleşmesinden faydalanıyor.
Acımasız rekabet koşullarında Sendikalar Kanununda bir düzenleme yapılmazsa örgütlenme ile ilgili sorunlarımız azalmak yerine giderek artacaktır. Ülke ekonomisi olarak sanayi sektöründen hizmetler sektörüne geçiş yaptık. Ülkenin refah seviyesinin artırılması isteniyorsa, öncelikle sendikalaşma oranları artırılmalıdır.
Öğrencilere, akademisyenlere, çalışma hayatının içindeki herkese ihtiyacımız var, sizlerle gurur duyuyorum. Bu yapıya rağmen, umudumuz devam ediyor. Kongrenin başarılı ve verimli geçmesini diler, saygılarımı sunarım.”
Açılış konuşmalarının ardından oturumlara geçildi.