30 Aralık 2015 günü, Asgari Ücret Tespit Komisyonu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda toplandı. Komisyonda işçi kesimini TÜRK-İŞ, işveren kesimini ise TİSK temsil etti.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun aldığı kararları kamuoyu ile paylaştı. Buna göre; 2016 yılında geçerli olacak net asgari ücret 1300,99 TL, brüt asgari ücret 1.647,00 TL olarak belirlendi.
Toplantı sonrası işçi kesimi adına TÜRK-İŞ Genel Eğitim Sekreteri Nazmi Irgat bir açıklama yaparak şunlara değindi;
Sayın Bakanım,
Asgari Ücret tespit Komisyonu’nun Değerli Üyeleri,
Sayın Basın Görevlisi Arkadaşlarım,
2016 yılında geçerli olacak asgari ücret biraz önce karara bağlandı.
Asgari ücret, çalışanların ekonomik ve sosyal durumlarının düzenlenmesine yönelik etkin bir sosyal politika aracıdır.
İşçinin ailesi ile birlikte olağan ihtiyaçlarının karşılanması esastır.
Nitekim Anayasamız, asgari ücretin tespitinde çalışanların geçim şartlarının göz önünde bulundurulmasını öngörmektedir.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), kendisine verilen görev çerçevesinde, yetişkin bir işçinin ihtiyaç duyacağı aylık parasal tutarı, günümüz itibariyle net 1.600 TL olarak hesaplamıştır.
Bu devletin resmi kurumunun vardığı sonuçtur. Aile dikkate alınmamıştır.
Konfederasyonumuz 29 yıldan bu yana her ay düzenli olarak
TÜRK-İŞ Açlık ve Yoksulluk Sınırı çalışmasını yapmakta ve kamuoyuna açıklamaktadır. Çalışanların geçim koşullarını ortaya koyan çalışmanın bu ay ki sonucu, tek işçi için benzeri bir tutarı (1.683 TL) vermektedir.
Ancak 64. Hükümet, Asgari Ücret tespit Komisyonu’na aylık net 1.300 TL asgari ücret teklifi ile gelmiştir ve bu tutar bütün 2016 yılında geçerli olacaktır.
Kuşkusuz mevcut 1.000 TL aylık net asgari ücretin 1.300 TL’ye çıkması olumlu bir adım, önümüzdeki dönem için önemli bir başlangıçtır.
Asgari ücretin net ödenmesi ve vergiden dolayı ilerleyen aylarda bir azalma olmaması gerekmektedir.
Bu kapsamda; asgari geçim indiriminin asgari ücret seviyesine getirilmesi kısmi bir iyileştirme sağlayacak, ayrıca vergi oranları ile gelir vergisi tarifesinde ücretli çalışanlar için iyileştirmeler yapılması da olumlu olacaktı.
Ancak Hükümet bu konuda, talep ve beklentilere rağmen, henüz bir düzenleme yapmamıştır.
Bu düzenleme, tüm çalışanlar için vergide adaleti kısmen sağlayacağı gibi, önümüzdeki dönem çalışmalarının da önünü açacaktı.
Asgari ücretle çalışanlar, bu artışa rağmen halen alacaklı durumdadır. Sosyal ücret olması gereken bu tutar, milyonlarca işçinin ailesiyle birlikte geçim ücretidir.
İşçinin ailesiyle birlikte rızkından “zengin vergisi” alınmaya devam edilmektedir.
Komisyon çalışmalarında görev yapan işçi kesimi temsilcileri olarak asgari ücret konusundaki yaklaşımımız, savunduğumuz ilkeler bilinmektedir.
İşçi kesimi olarak;
• Anayasa’da yer alan “geçim şartları” yaklaşımının dikkate alınmasını;
• İşçinin ailesi ile birlikte günün ekonomik ve sosyal koşullarına göre insanca yaşamasını mümkün kılacak, insanlık onuruyla bağdaşacak bir tutarın esas olmasını;
• İşçinin ve ailesinin harcama kalıbının esas alınması ve hesaplamalarda Türkiye İstatistik Kurumu verilerinin kullanılmasını;
• Bilimsel verilerle hesaplanan net tutarın işçinin eline geçmesinin sağlanmasını;
• Sanayi/tarım ve yaş, cinsiyet ayırımı yapılmadan ulusal düzeyde tek olmasını;
• İşçilerin arasında nitelik, kıdem, işin mahiyeti gibi ekonomik amaçlı değerlendirmelerin tümünden bağımsız olarak ele alınmasını, ekonomik ölçülerin ötesinde sosyal bir ücret olarak kabul edilmesini;
• İşçinin satın alma gücünün ileriye dönük olarak korunabilmesi için gerekli bir iyileştirmenin ayrıca ilave edilmesini;
• Belirleme yapılırken en düşük devlet memuru maaşının dikkate alınmasını;
• Gelir dağılımında adaleti sağlamaya yönelik olarak ayrıca refahtan pay içermesini,
talep ettik ve savunduk. Bu doğrultuda sonuç alınması için çaba gösterdik.
Yıllardır ifade ettiğimiz gibi, asgari ücret çalışmalarında belirleyici olan Hükümetin yaklaşımı ve bakış açısıdır.
Hükümet bu sefer yaklaşımını çok açık ortaya koymak durumunda kalmıştır.
Ancak belirlenen yeni asgari ücret, ülkenin bugünkü koşullarında “insan onuruna yaraşır bir yaşam düzeyi” sağlamaktan yine uzaktır.
Asgari ücret konusundaki temel yaklaşımımızı koruyarak ve fakat asgari ücretin yürürlüğe girmesini sağlamak bakımından, Komisyonda devlet temsilcileri ile birlikte oy kullanılmıştır.