Genel Başkan Atalay, ITUC Genel Sekreteri Sharan Burrow’a ve ETUC Genel Sekreteri Luca Visentini’ye Arakanlı Müslümanlara yönelik katliama karşı harekete geçilmesi çağrısında bulundu.
Atalay, Burrow'a ve Visentini'ye Arakanlı Müslümanlara yönelik katliamla ilgili mektup gönderdi.
Myanmar hükümetinin hiçbir uluslararası kuruluşa bölgeye giriş izni vermemesi nedeniyle ölü sayısının tam olarak belirlenemediğine dikkati çeken Atalay, mektupta şunlara yer verdi:
"Bugün Arakan ve çevresindeki ülkelerde yaşayan Arakanlılar, vatandaşlık hakkı da dahil olmak üzere; tüm temel insan haklarından mahrum bir şekilde, Myanmar güvenlik güçleri tarafından kendilerine uygulanan şiddete ve katliama karşı ölüm kalım mücadelesi vermektedir. Yaşanan vahşet insanlık suçu olarak tarihe geçmektedir.
Arakan’da masum ve sivil insanlara yönelik sürdürülen ve giderek artan şiddet ve insan hakları ihlallerinden büyük endişe duymaktayız. Güvenlik güçlerinin Arakanlılara yönelik gerçekleştirdiği saldırılarda, evler ve köyler yakılarak yok edilmiştir. Hayatta kalmak için teknelerle kaçmaya çalışan çocuk, kadın ve erkekler silahla taranarak ya da teknelerinin alabora olması sonucu hayatını kaybetmiştir.
Myanmar hükümeti hiçbir uluslararası kuruluşa bölgeye giriş izni vermediğinden ölü sayısı tam olarak belirlenememektedir. Arakanlı sivil toplum kuruluşları hayatını kaybeden sivillerin sayısının bini aştığını bildirirken, bazıları rakamın üç binden fazla olduğunu belirtmektedir.
Masum insanlara yönelik bu katliam tüm insanlığın gözleri önünde gerçekleşmesine rağmen bugüne kadar uluslararası toplum yeterli duyarlılığı göstermemiş ve tepki vermekte geç kalmıştır.
Uluslararası sendikal hareketin ITUC ve ETUC bünyesinde en kısa zamanda Arakan’da yaşanan vahşete karşı harekete geçmesi tüm dünyada temel insan haklarının varlığını sürdürebilmesi açısından son derece önem arz etmektedir.
İnsan onuruna yakışır bir şekilde yaşamak, din, dil, ırk, cinsiyet, etnik köken ve tüm diğer unsurlardan ve coğrafi konumundan bağımsız bir şekilde, her insanın hakkıdır. Sendikal hareket dünyadaki birlik ve bütünlüğünü bu temel üzerine inşa etmiştir. Savaşların, şiddetin, ölümlerin ve hak kayıplarının giderek arttığı, dünyanın yönünü kaybetmeye başladığı bir dönemden geçiyoruz. Uluslararası sendikal hareket, bu gidişata dur diyebilecek, kamuoyunu oluşturabilecek en önemli örgütlü güçtür.
Bu çerçevede; uluslararası üst kuruluşlarımız olan ITUC ve ETUC’u Arakandaki vahşetin sona ermesi ve bölgeye insani yardım ulaştırılabilmesi için bir an önce harekete geçmeye çağırıyoruz.
Dayanışma temennilerimizle, çalışmalarınızda başarılar diliyorum."