TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, Dünya Engelliler Haftası nedeniyle yaptığı açıklamada “Engelli vatandaşlarımız toplumun ayrılmaz bir parçasıdır. Engelli olan milyonlarca vatandaşımıza götürülen hizmetler sosyal devlet olmanın bir gereğidir” dedi.
Türkiye’de nüfusun yüzde 12,32’sinin engelli olduğu tespiti yapılmıştır. Diğer bir ifadeyle yaklaşık 8,5 milyon vatandaşımızın bir engeli var.
Kişiler doğuştan veya sonradan herhangi bir hastalık veya kaza sonucu bedensel, zihinsel, ruhsal, sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybedebilmektedir. Kronik hasta olan, işitme, görme, konuşma engeli bulunan, ruhsal, zihinsel ve ya ortopedik engelli olanlarla bir arada yaşıyoruz. Engelli olmak maalesef toplumda zaman zaman yanlış algılanıyor. Çoğu zaman sahip olunan temel hakların kullanımını kısıtlayan bir engel olarak değerlendiriliyor. Engelli bulunan evde yaşanan acıları, üzüntüleri bilen biliyor.
Engelli olmayan insanlara kıyasla engelli insanlar genellikle daha kötü sağlık durumuna, daha düşük eğitim başarısı ve ekonomik katılıma, daha yüksek yoksulluk oranlarına sahip oluyorlar. Özel ihtiyacı bulunan insanlar, birçoğumuzun varlığına alıştığı sağlık, eğitim, ulaşım, istihdam ve bilgi edinme gibi hizmetlere erişimde engellerle karşılaşıyor.
Son yıllarda engellilerin istihdamında belirli bir mesafe alındı. Buna rağmen gerek kamu kesiminde gerek özel kesimde halen engelli istihdamında kontenjan açığı var.
Engelliler, toplumun ayrılmaz bir parçasıdır. Toplumun onlara bakış açısında var olan olumsuz önyargıların ortadan kaldırılması büyük önem taşımaktadır. Engellileri daha çok bakıma muhtaç insanlar olarak gören anlayış doğru değildir. Engellilere götürülen hizmetler bir ayrıcalık değil, sosyal devletin gereği olarak onlara sağlanan bir haktır.
Engelli vatandaşlarımıza sosyal hayatın her alanında, ayırımcılığa fırsat vermeden fırsat eşitliği tanınması hepimizin görevi ve sorumluluğudur.”