Ankara Esenboğa’da bir otelde gerçekleştirilen kongreye, TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün ATALAY ile sendikaların genel başkanları ve temsilcileri ile delegeler katıldı. Genel Kurulda divan başkanlığına TÜRK-İŞ Genel Mali Sekreteri Ramazan AĞAR seçildi.
Sözlerine taşeronların kadroya alınmasını istemeyen bazı bürokratlar olduğunu belirten Genel Başkan Ergün ATALAY, taşeronluğu “ucube sistem” olarak tanımladı ve önemli bir kısmı 2019’da kadroya alınsa da sistemdeki bazı çalışanların kapsam dışında kaldığını anlattı.
Kamuda taşeron işçilik kavramının tamamen ortadan kaldırılması gerektiğini dile getiren ATALAY, emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) meselesinin de çözüme kavuşturularak ülkenin gündeminden çıkartılmasını istedi.
‘Bu sürdürülebilir, devam edecek adil bir sistem değil’
İşçilerin gelir vergisine ilişkin değerlendirmelerde bulunan ve mayıs sonu, haziran başında yüzde 27’lik vergi dilimine girildiğini kaydeden ATALAY, “Bu sürdürülebilir, devam edecek adil bir sistem değil. Bas bas bağırıyorum, Sayın Nebati duymuyor.” dedi.
Genel Başkan Ergün ATALAY, Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplantıları başlamadan ve bunun öncesinden asgari ücretin tartışılmasından rahatsız olduğunu, kendisinin bu yüzden hiç konuşmadığını dile getirerek, şöyle devam etti:
“6 ay kala, 5 ay kala asgari ücret konuşulur mu? Umut mu satacağız? Emek mi satacağız? 5 ay kala herkes konuşuyor, yetkili yetkisiz. Konuşmanın ne faydası var? Konuşunca ne oluyor biliyor musunuz? Bazı zalim işverenler, satıcılar ve üreticiler var. Asgari ücret lafı çıktığı zaman hemen zam yapmaya devam ediyorlar. İktidarı muhalefeti fark etmez, asgari ücret konuşulduğu zaman yumurtaya, peynire, ete, süte zam gelmeye devam ediyor. Asgari ücreti, görüşmeler başladığı zaman çıkıp konuşurum. Şimdi niye konuşayım?” ifadelerini kullandı.
“Benim kervanıma katıl.” diyen siyasilerin de olduğunu bildiren Genel Başkan ATALAY, TÜRK-İŞ olarak Türkiye’nin kervanında olduklarını, muhalefetin doğrusuna doğru, iktidarın yanlışına yanlış dediklerini belirtti.