TÜRK-İŞ Yönetim Kurulu, Soma Maden Faciası’nın üçüncü yıldönümü münasebetiyle bir mesaj yayınladı.
13 Mayıs 2014 günü Soma’da başta emek kesimi olmak üzere ülkemizi yasa boğan Türkiye’nin en büyük maden kazası meydana geldi. Soma’da gerçekleşen kaza, nedenleri ve sonuçları değerlendirildiğinde bir kaza değil, katliamdır.
301 Maden İşçisinin Şehit olduğu bu kaza, ülkemizin ekonomik ve sosyal gerçekliğini ortaya dökmüş, daha da görünür kılmıştır. İş Güvenliği alanında çok büyük ihmallerin bulunduğu, çalışma şartlarının acımasızlığı, sömürü çarkının sürmesini sağlayan yapı bir kez daha açığa çıkmıştır. Kimi işverenler kâr hırsını esas alarak işçi sağlını ve güvenliğini bile bile riske atan tutumları halen devam etmektedir.
Son yıllardaki büyük madencilik kazalarına bakıldığında, neredeyse tümünün özel maden ocaklarında yaşandığı gün yüzüne çıkmıştır. Maalesef Soma başta olmak üzere Ermenek’te, Elbistan’da, Siirt’te, yaşananlar aynı büyük resmin bir parçası. Taşeron (alt işverenlik) arttıkça, iş cinayetleri de artmaktadır.
Gelişmiş ülkeler, insana ve çalışana değer vererek ekonomik büyümeyi gerçekleştirmektedir. Öncelikli amaç, insana yakışır çalışma ve yaşama şartlarını oluşturmaktır.
Soma faciası sonrasında iş sağlığı ve güvenliği mevzuatında, madencilerin çalışma ortamı ve şartlarında bir takım düzenlemeler yapılmış ancak istenilen seviyeye çıkartılamamıştır. Bu nedenle böylesi faciaların bir daha yaşanmaması için alınması gereken önlemler ve yapılması gereken politika değişiklikleri bir an önce yerine getirilmelidir.
Bu nedenle amaçlanan çalışma ortamı, insana gelebilecek bir takım tehlikelerden ve kazalardan arındırmanın çok ötesindedir. Temel yaklaşım çalışma ortamının insancıllaştırılması ve “İnsan onuruna yaraşır” bir düzeyde olmasıdır.
TÜRK-İŞ bu doğrultuda çalışmalarını sürdürecek ve konunun takipçisi olmaya devam edecektir.
Bu duygu ve düşüncelerle Soma Faciası’nın üçüncü yıldönümünde, 301 Maden şehidimizi rahmetle anıyor, yakınlarına ve tüm sevenlerine başsağlığı diliyoruz.